Kitap:Fasıldan Fasıla 1
Kur'ân-ı Kerîm her meselede olduğu gibi, burada da her zaman ve zeminin idarecilerine birtakım mesajlar sunmaktadır. Birinci Olarak: Hz. Davut (as) hilafete mazhar olmuş bir peygamberdir. Hz. Süleyman da onunla başlayan bu vazifeyi devam ettirmiştir. Günümüz idarecilerinin Hz. Süleyman'ı misal alıp, teb'a ve rai (idareci) arasındaki hukuka riayet eden ve haksızlığa meydan vermeyecek bir idare sergilemeleri gerekmektedir. Bunun için de bütünüyle mülklerinde cereyan eden hâdiseleri anında görmeleri ve muttali olmaları iktiza eder. İşte Peygamberler bunu 'Nübüvvet' nuruyla gerçekleştirmişlerdir, ardından gelenler de velâyet ve kerâmetle, firaset ve kiyâsetle... Sûrenin günümüzdeki hizmet erlerine olan mesajına gelince, hizmetlerini ahenkli bir şekilde yürütebilmeleri için, ciddi bir firaset ve fevkalade bir hassasiyet ile, hizmet sahaları içinde cereyan eden hâdiselere muttali olmaları gerektiği ve yaşadıkları çağın şuurunda olmaları lazım geldiği şeklinde anlamak mümkündür. İkinci Olarak: Yine Sûre'de Hz. Süleyman'ın karıncaya, Hüdhüd'ün ve Sebe Melikesi Belkıs'a taaccüp etmeleri anlatılır. İlk bakışta buradaki insanın hayvana, hayvanın da insana taaccüp etmesinde bir tezat varmış gibi gelir. Oysa ki meseleyi değişik bir zaviyeden seyrettiğimizde, burada da bir kısım nüktelerin gizli olduğu ortaya çıkar.