Ölümden Müteessir Olunanlar ve Vazifelerimiz
Tahmini okuma süresi: 2 dk.
438 defa okundu.

Kitap:Fasıldan Fasıla 1



Taarüf ölçüsünde tereddüt yani tanıma ölçüsünde sevme olur. Eğer insan bunu bilse, en çok kendi ölümüne üzülür. Aramızda böyle bir taarüfün olduğu birkaç insanın ölümünden çok müteessir olmuşumdur. Aradan yıllar geçmesine rağmen hâlâ tesirindeyimdir. Geride kalanlar, ahirete irtikal eden tanıdıklarının ruhlarına ithafen ihlâs ve fatiha okumalı, onlar adına istiğfar etmeli, ayrıca, hesabın çok ağır olduğu ilk devrede çok hediye göndermelidirler. Evet, bazıları oraya sermayesiz gidebilir ve çok fakir kalabilirler. İmanlı gittilerse mes'ele yok. Zira iman alıcı' vazifesi gördüğü için, imanlı gidenler arkalarından edilen duâlardan istifade ederler. Fakat kâfirler, alıcıları kapalı olduğu için, hiçbir şeyden istifade edemezler. Evet, insan imanın ne büyük bir kıymet ve değer ifade ettiğini can ağızdan çıkarken anlar. Ölmeden az evvel herkes iman edebilir ama bu iman faydasızdır. Cenab-ı Hakk son nefesteki tevbeyi lütfen kabul buyurmuştur da, imanı kabul etmemiştir.'