Kitap:Fasıldan Fasıla 1
Temessül, Ehl-i Sünnet ulemasının hadîslere dayanarak açıklayıp kabul ettikleri bir husustur. Yalnız bunları te'vil ve tefsir etme oldukça zordur; yani bunlar müteşabih nev'inden hâdiselerdir. Meselâ, Hz. Cibril'in (as), Efendimiz'e (sav) Dıhyetü'l-Kelbî suretinde gelmesi -ki sahih hadîsle sabittir- bir temessüldür. Keza; Useyd b. Hudayr'ın şu vakası da yine temessüle delâlet eder. Useyd b. Hudayr bir gece Kur'ân okurken, atı şaha kalkar. Çocuğunu ezecek korkusuyla Useyd okumayı kesince at sakinleşir, başlayınca tekrar şaha kalkar. Bu arada başının üstünde buluta benzer bir şey belirir. Mes'ele Efendimiz'e intikal ettirilince onun sekine' olduğunu ifade buyururlar. Yine, sahih hadislerin ifadelerine göre, kabirde insanın iyi ve kötü amelleri temessül eder. Kul sorar: 'Sen nesin?' O 'ben senin dünyadaki iyi veya kötü amelinim' diye cevap verir. Görüldüğü gibi, temessüle delâlet eden bir sürü şey var. Bunca sarih ve sahih vakadan sonra, 'temessül yoktur deme', gerçeklere gözünü yumma ve hakikatlere karşı inat etme demektir. Fakat unutmayalım, 'gözünü gündüz güneşe karşı kapayan, sadece kendine gece yapar.'